Tarih 23 Mart 2025. Türkiye için yalnızca bir miting günü değil; aynı zamanda bir dönüm noktası, bir milat…
Bugün, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Türkiye genelinde kurduğu “dayanışma sandıkları” aracılığıyla yapılan oylamada, Ekrem İmamoğlu büyük bir halk desteğiyle Cumhurbaşkanı adayı olarak belirlendi. Ülke genelinde kullanılan 18.2 milyon oy, sadece bir tercih değil, halkın demokrasiye, hukuka ve özgürlüğe duyduğu özlemin açık göstergesiydi.
Bodrum’da ise İmamoğlu’na 79.213 oy çıktı. Bu rakam, Bodrum’un her zaman olduğu gibi demokrasiye, halk iradesine ve adil bir gelecek idealine sımsıkı bağlı duruşunu bir kez daha ispatladı.
Aynı gün saat 20.00’de başlayan Bodrum Demokrasi Mitingi, bu halk iradesinin sahadaki karşılığıydı. Önceki günlerden farklı olarak miting, çok daha kalabalık, çok daha coşkulu ve çok daha bütünleştirici bir ruhla gerçekleşti.
Yürüyüş güzergâhı CHP ilçe binasından başlayıp marinaya kadar devam etti, dönüş güzergâhında halkla bütünleşerek kitlesel bir akışla devam etti. Yol boyunca restoranlardan, evlerden ve teknelerden destek sesleri yükseldi. Sloganlar, alkışlar ve tencere-tava sesleri, bu mitingin Bodrum’un her hücresine yayıldığını gösterdi.
Mitinge yalnızca CHP değil; Emek ve Demokrasi Güçleri, sendikalar, meslek odaları, gençlik ve kadın örgütleri, sivil toplum bileşenleri ve diğer siyasi partiler de katıldı. Miting alanı görsellerle, pankartlarla, müzik sistemiyle bir halk şölenine dönüştü.
Ancak bu miting yalnızca bir protesto değil, aynı zamanda bir örgütlülük gösterisiydi.
Gezi Direnişi, büyük ve haklı bir halk hareketiydi ancak yönsüzdü. Bugünkü mücadele ise yönü, ilkesi ve hedefi olan bir halk hareketidir. Çünkü bu sefer bir siyasi parti – Cumhuriyet Halk Partisi – öncülük görevini üstlenmiş, tüm bileşenleri bir araya getiren bir yapı oluşturmuştur.
Bu birliktelik; emeği, hukuku, adaleti, çevreyi, özgürlüğü, eşitliği ve insan haklarını savunan herkesin ortak zeminde buluşabileceğini göstermiştir.
Bu birliktelik, faşizme karşı direnişin yalnızca sokakta değil, örgütlü bir siyasi iradeyle taçlandırıldığında sonuç alabileceğini ispatlamaktadır.
23 Mart 2025, yalnızca bir aday belirleme günü değildir.
23 Mart 2025, bir halkın iradesini sandıkla, sokakla, örgütlülükle ve umutla birleştirdiği gündür.
