Millî Birlik Komitesi’nin, 27 Mayıs 1960 tarihinde Demokrat Parti Hükümetini devirerek siyasi iktidarı ele aldıktan sonra yaptığı ilk icraatlarından biri de 30 Eylül 1960‘ta kurulan Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) oldu.
1961 Anayasası‘nda da yer bulan Devlet Planlama Teşkilatı, 2011 yılına ulaşıldığında AK Parti Hükümeti tarafından lav edildi ve yerine Kalkınma Bakanlığı kuruldu.
Kalkınma Bakanlığı, 2018 yılında Maliye Bakanlığı’nın Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü ile birleştirildi ve hukuki yapısı Cumhurbaşkanlığı bünyesinde faaliyet gösterir hale gelen Strateji ve Bütçe Başkanlığı’na çevrildi.
DPT’nin kuruluş amacında; Türkiye’nin ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmasına yönelik planlar hazırlamak ve uygulamak için çeşitli çalışmalar yaparak; tarımın modernleştirilmesi, sanayileşmenin hızlandırılması, sağlık ve eğitim alanlarında gelişmelerin sağlanması gibi genel kalkınma konuları yer almaktaydı.
Hükümetler değişse bile DPT özerk yapısıyla; amacına ve hedeflerine bağlı kalarak 5 yıllık planlarını uygulamaya devam ederdi.
28 Ağustos 2007’de Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanlığıyla başlayan süreç sonrasında 2011 ve 2018 yıllarında iki defa hukuki yapısına müdahale edilen kurum, AK Parti döneminde tamamen tasfiye edildi dersek haksızlık etmiş olmayız.
Sonuç olarak;
Türkiye’nin tamamını birlikte değerlendirerek planlama yapan Devlet Planlama Teşkilatı; Türkiye – Avrupa Birliği arasında devam eden müzakereler ve Avrupa Birliği Müktesebatı dahilinde 2006 yılında hayata geçen 5449 sayılı kanun ile tarih olarak, kurulan ajanslarla bölgesel kalkınma hareketine dönüştü.
Dönüşüm başlamıştı bir kere.. Temel taşlarını yerinden oynattığında yıkılan yapıların enkazından, sürece hükmedenlerin doğruları paralelinde yeni yapılar inşa olur.
Depremler sonucu yıkılan Halikarnas Mozolesi‘nin taşlarının Bodrum Kalesi ve kentin surlarında kullanılması misali.. Sonuçta ortada değerli bir şeyler vardı ama Dünyanın 7 harikasından biri geri dönemeyecek şekilde yok olmuştu.
***
Geçtiğimiz haftayı 27 Haziran 2025 Cuma günü yapılan Muğla Kalkınma Ajansı – Muğla Basını buluşmasıyla tamamladık.
Yaklaşık 3 saat süren toplantının sunumu ve modaratörlüğünü yapan MUPA Başkanı Tansu Özcan‘ın interaktif performansı takdire değerdi bence..
Konunun uzmanlarını basın mensuplarının masalarında ayrı ayrı oturtarak MUPA’nın detaylarıyla ilgili etkileşim gerçekleştirmesi, Başkan Özcan’ın sunum sırasında masalardaki yöneticilere verdiği sözler, yöneticilerin sunuma verdikleri katkıdaki enerjileri, dijital sunum ve yapılan küçük anket yerli yerindeydi..
Yapılanma sürecinin tatminkar olduğu öngörüsüyle bazı detaylardan bahsetmek istiyorum. Yüzlerce kez içinde bulunduğum bu tip buluşmalarda basın mensupların davranışlarını yakından takip eden bir gazeteci olarak şunu rahat rahat söyleyebilirim.
Duayeni ve çiçeği burnunda olanıyla toplantıyı izleyen tüm basın mensuplarını içine alan bir toplantı oldu MUPA buluşması. Hemen her masadan; Başkan Özcan ve yönetimi oluşturan ekibin söylediklerine basın mensuplarından eleştiri ve önerilerden oluşan önemli katkılar geldi.
Gerçekleşen bu toplantıyı şu şekilde okumakta mümkün.. Kentin sorunlarına yerel yöneticilerle birlikte 1. dereceden hemhal olan basın mensupları, bu ajansın bir parçası olmaya niyetli, hatta hazır.
Konuyla yakından ilgilenmek ve katkı koymak isteyen basın mensuplarına da MUPA’nın alt başlıklarında bir yer açılması yerinde olur düşüncesindeyim.
Toplantı öncesi gerçekleşen kahvaltı da olası sorunlar konusundaki tedirginliğimi masamızda bize ev sahipliği yapan Şehir Plancı Dr. Kemal Ekinci‘ye dilimin döndüğü kadar aktardım.
Diğer taraftan; aniden çıkan bir gelişmeyle programa katılamayan MBB Başkanı Ahmet Aras‘ın ekibin üzerinde yarattığı olumlu etkiye hatta inanca da dikkat çekmek istiyorum. Şaşırtıcı bir düzeyde gerçekleşmiş entegrasyonun başarının anahtarı olacağı düşüncesindeyim. Umarım başkan ve ekibin iletişim ve etkileşimi artarak devam eder.
Kimin nereden geldiği, kimin adamı olduğu neye ve nereye hizmet edebilme ihtimalini göz ardı ederek, ne yaptıklarına ve yapacaklarına bakmayı tercih ediyorum.
Umarım göz ardı ederek kenarda tuttuğumuz konuları, günün birinde kentin meydanına taşımak zorunda kalmayız.
Sayın Başkan herkesin bildiği üzere çıraklığınızı Bodrum Belediyesi’nde tamamladınız.
Çıraklık; hataların hoş görüleceği zaman dilimidir. Pandemisi, depremi ve orman yangınlarını da unutmadan yazıyorum bu cümleyi..
Şimdi; kalfalık zamanı, eser bırakma zamanıdır. MUPA’nın ürettiği projelerin hızla hayata geçerek, Muğla’nın geleceğine hizmet edeceği günleri merakla bekliyor olacağız.
Yeni kazanımları hayata geçirme hedefi; kazanılmış değerlerin ve markaların üzerine basılmadan yapılmalı şerhini de, MUPA üzerinden buraya bırakıyorum.
Umarım MUPA; şimdilik Türkiye’nin en iyi anayasası olma unvanını elinde tutan 1961 Anayasası sonrasında kurulan Devlet Planlama Teşkilatı‘nın ruh ikizi olur.
Yazının sonsözü de şu olsun;
“Öğrenen, öğrendiğini paylaşan ve bunu hep birlikte yapan bir mekanizma olma gayreti içinde olan Muğla Planlama Ajansı’nın yolu açık olsun..”
***
İyi bir şeyler yazma umuduyla olanı biteni tüm detaylarıyla izliyorum ve yazma ihtiyacı da duyuyorum. Ya hiç mi iyi bir şey yok yazacak diye gelen eleştirilere cevap niteliğinde olsun bu cümlem. Ayrıca yapılması ödev niteliğinde olanları iyi bir şey diye nitelendirmediğimi de yeri gelmişken ifade edeyim.
Sıcağı sıcağına değinmek istediğim bir iki konu daha vardı ama çok uzatmayayım..
Bodrum Kent Konseyi genel kurul değerlendirmesi ile Bodrum Belediyesi bünyesinde oluşan paralel basın ekibi konusunu önümüzdeki haftanın ilk günlerine bırakalım..