AKP uzun süredir CHP’nin iktidara yürüyüşünü kesmek için her türlü yolu deniyor. Sandıkta kaybettikçe, halkın desteğini yitirdikçe başka araçlara sarılıyorlar. Yargı operasyonlarıyla, medya manipülasyonlarıyla, devletin imkânlarını sonuna kadar kullanarak Cumhuriyet Halk Partisi’ni yıpratmaya çalışıyorlar.
Ama artık bir gerçek var: Yargı üzerinden yürütülen bu saldırılar kamuoyunda inandırıcılığını kaybetti. Millet bu oyunların farkında. O yüzden şimdi devreye başka bir aparat soktular: Troller. Sanal dünyada sahte hesaplarla ürettikleri yalanları, CHP içine sızdırılmış gibi servis ediyorlar. “Partide yolsuzluk var” ya da “Şurada şu skandal yaşandı” türünden mesnetsiz iddialar dolaşıma giriyor.
Asıl tehlike işte burada başlıyor. Çünkü bu yalanları bazen partinin içinden, ilçe başkanlıklarında, il yönetimlerinde ya da geçmişte önemli görevlerde bulunmuş CHP’liler dillendirmeye başlıyor. Belki iyi niyetle, belki de refleksle hareket ediyorlar ama sonuç aynı: AKP’nin kurguladığı algı operasyonuna alet olunuyor.
Düşmanla mücadele ederken, onun ürettiği yalanları kendi soframıza taşımak bize güç katmaz, tam tersine bizi zayıflatır. CHP’nin en büyük gücü, dayanışma ve ortak akıldır. Eleştiri elbette olacak; demokrasi bunu gerektirir. Ama eleştirinin kaynağına bakmadan, doğruluğunu sorgulamadan, AKP’nin troll ağlarından çıkan bir manipülasyonu dillendirmek, dost kurşunu atmaktan farksızdır.
O yüzden buradan açıkça söylüyorum: Trollerin tuzağına düşmeyelim. Bizim kavgamız kendi içimizde değil, karşımızda demokrasiyi ve Cumhuriyet değerlerini yok etmeye çalışan iktidarladır. Birbirimize şüpheyle değil, güvenle yaklaşalım. Çünkü CHP’nin kazanması, Türkiye’nin kazanmasıdır.
