Geçtiğimiz günlerde yaşanan kargo uçağının düşmesi ve 20 askeri personelin şehit olması olayı basında ve sosyal medyada çok yönlü tartışılmaya devam ediyor.
Ancak bu olayın gerçek nedeni ortaya çıkmadan bu şehitlerden Milas’lı Emrah Kuran’ın cenaze töreninde yaşananlar daha çok konuşuldu.
Cenaze töreni için beklenildiği sırada AKP Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayı Aydın Ayaydın’la Milas Belediye Başkanı Fevzi Topuz arasında yaşanan bir diyalog daha fazla öne çıktı.
Aralarında ne konuştular, hangi espriye güldüler, Ahmet Aras onları uyardı mı?
Bütün bunlar tartışıla dursun Hamle gazetesi yazarı Sevgili Özcan Özgür bu konuyu köşesine taşıdı.
Değerlendirmelerinin büyük bölümüne katılıyorum.
Ormanı görmezden gelip, ağaçlara toslamanın anlamı yoktu elbet.
Asıl üzerinde durulması gereken bu uçak niye düşmüştü? İhmal var mıydı, sabotaj olabilir miydi? Hızla yenilenen teknolojiye uygun yenilemeler niye yapılmıyordu?
Bu soruların cevabı aranması gerekirken kalabalık içerisinde dikkat çeken iki siyasi figüre odaklanmak ne kadar doğru olabilirdi?
Elbette böylesi zamanlarda daha duyarlı ve titiz davranılması gerekir şeklinde bir eleştiriye kimsenin söyleyecek sözü olamaz.
Ancak Sevgili Özcan Özgür’ün Aydın Ayaydın’ı manşete taşıması bana ilginç geldi.
“Aydın Hoca’nın sahaya çıkması rahatsızlık mı verdi?”
Bir cenaze törenini siyasete alet etmemek gerekir eleştirisini anlarım da bu eleştiri Aydın Ayaydın’la ilgili olunca rahatsız olunmasını da doğrusu anlamakta zorlanıyorum.
Kuşkusuz Aydın Hoca şu an Muğla siyasetindeki en güçlü kişi ve yalnız AKP’yi değil bir yanıyla CHP’yi de dizayn etmeye çalışıyor.
O da geçtiğimiz günlerde ciddi sağlık sorunları yaşadı ve bu durumda bile şehit cenazesine gösterdiği duyarlılık takdir edilmeli.
TV 48’in ulusal basına da taşınan bu gazetecilik başarısı ne kadar önemliyse Özcan Özgür’ün Aydın Ayaydın’la ilgili aşırı duyarlılığı da o denli ilginç.
Yazının içeriğine söyleyecek sözüm yok ancak başlıktan anladığımız kadarıyla Aydın Hoca’nın sahaya çıkmasının kimleri rahatsız ettiğinden çok, Özcan Özgür’ün niye rahatsız olduğunu merak ettim.
Olayı en doğru ve sağlıklı irdeleyen bir yazı, başlıktaki yanlış anlaşılmalara müsait bir tespite kurban edilmiş gibi geldi bana.
Özcan Özgür gibi ilgiyle izlenen usta bir gazetecinin birilerinin adamı gibi görünmesi ya da algılanması en başta beni üzer.
Algılarla yönetildiğimiz bir ortamda ne yazık ki, bizim gibi insanların çok daha özenli davranması gerekiyor.
Sakın ola yanlış anlaşılmasın.
Özcan Özgür yalnızca Muğla’da değil daha geniş çevrelerde okunan, takip edilen görüşlerine değer verilen bir gazetecidir.
Benimkisi yalnızca dostça bir uyarıydı.
Umarım ifade etmek istediklerimi doğru anlatabilmişimdir.
