Toloman Otel’de gerçekleşen DİSK Devrimci Emekli-Sen Bodrum Şubesi 1. Olağan Genel Kurulu, Bodrum’un toplumsal hafızasında yeni bir sayfa açtı. Kimi zaman salonları dolduran kalabalıklardan daha anlamlı olan, salona sinen ruh ve söylenen sözlerdir. O gün salonda, yalnızca emeklilerin değil, bu kentin belleğinin, dayanışmanın ve örgütlü mücadelenin sesi yankılandı.
Emeklilerin sokağa çıkan sesi Bodrum’da artık sadece bir sendikal örgütlenme değil; mahallelerde, pazarlarda, kahvelerde yankılanan bir dayanışma çağrısı haline geldi. Kıyılar yağmalanırken sessiz kalmayan, hayat pahalılığı karşısında boyun eğmeyen, çevre tahribatına karşı omuz omuza duran bu topluluk; “Korkmadık, susmadık, kabullenmedik” diyerek adeta koca bir çınar gibi kök saldı bu topraklara.
Emeklilik Değil, Toplumsal Belleğin Ayağa Kalkışı
Bugün Türkiye’de emekliler, iktidarın uyguladığı ekonomik politikaların en ağır yükünü taşıyor. Enflasyonun, vergilerin ve hayat pahalılığının boğucu etkisi, sabit gelirli emeklilerin yaşamını her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Ancak Bodrum’daki tablo, yalnızca bir hak arayışı değil; sessizliğe mahkûm edilmek istenen bir kuşağın ayağa kalkışını temsil ediyor.
Genel kurulda söz alan sendika yöneticileri, siyasi parti temsilcileri, demokratik kitle örgütleri ve yerel aktörler farklı siyasal geleneklerden gelseler de ortak bir noktada buluştular: Bu ülkenin emeklileri sadece ekonomik taleplerle değil, demokrasi, çevre, insan hakları, doğa ve yaşam hakkı mücadelesiyle de sahada olmalı. Bu duruş, Bodrum’un çok sesli ama ortak hedeflere yürüyen toplumsal dinamiklerini yeniden görünür kılıyor.
Birlik Çağrısının Anlamı
Genel kurulda dile getirilen en güçlü mesajlardan biri de birleşik mücadeleydi. Farklı siyasi partilerin, sendikaların ve örgütlerin bir arada olması, ülkenin giderek otoriterleşen atmosferinde demokrasi cephesinin ortak dilini kurma çabasını simgeliyor. Bu birliktelik, yalnızca bir kongre salonunun duvarları arasında kalmamalı; kent sokaklarına, meydanlara ve gündelik yaşamın her alanına taşınmalı.
Bodrum, son yıllarda çevre tahribatından sosyal dokunun çözülmesine kadar birçok sorunla boğuşuyor. Bu sorunlar karşısında bireysel tepkiler kadar örgütlü dayanışmanın önemi de gün gibi ortada. DİSK Emekli-Sen Bodrum Şubesi’nin kongresi, tam da bu örgütlü dayanışmanın toplumsal zeminini güçlendiren bir buluşma oldu.
Bir Örgütlenmeden Fazlası…
Bodrum Emekli-Sen’in varlığı, klasik anlamda bir sendika faaliyetinden çok daha fazlasını ifade ediyor. Bu hareket, geçmişin emeğini, bugünün sorunlarıyla birleştirip geleceğe köprü kuran bir toplumsal belleğin dirilişi gibi. “Mahallelerde, pazarlarda, kahvelerde…” yeniden yankılanan emekli sesi, yalnızca hak talebi değil; bir yaşam biçimi, bir kent bilinci ve bir direniş kültürü.
Bugün emeklilerin mücadelesi, Bodrum’un yerel direncinin ve dayanışmasının önemli bir parçası haline geldi. Bu mücadele büyürse, sadece emekliler değil; kent de nefes alır, demokrasi de kök salar. Çünkü bu kentin belleğinde yer etmiş olan dayanışma kültürü, yalnızca geçmişi anlatmak için değil; geleceği inşa etmek için var.