“En kötü plan plansızlıktan iyidir” söyleminin ne kadar doğru olduğu, bende tartışma konusu oldu her zaman..
Son dönemde şahit olduğumuz kötü planların pahalı sonuçlarına katlanmak zorunda kalmak yerine, bazen hayatı doğal akışına bırakmak gerekir? düşüncesi bugünlerde daha bir olası geliyor bana..
Bodrum için kamusal fayda yaratma iddiasıyla şahsi çıkarlarına hizmet eden kim varsa, kötü planlarını alıp evine gitse ne güzel olur değil mi? Birde öyle bakalım işler nasıl olacak..
Sanki daha iyi olacak gibi geliyor bana..
Yazılarımı toptancı bir düşünceyle yazmadığımı bilmenizi isterim. Düşüncelerimde kurunun yanında yaşı da yakan biri olmamaya gayret ettim her zaman..
Neyse biz “bazen hayatı doğal akışına bırakmak gerekir?” düşüncemize dönelim..
Bodrum’un; belediye başkanı, başkan yardımcıları ve meclis üyeleri olmasa işler nasıl olurdu acaba sorusunun cevabını arayalım.
Belediye çalışanlarına desek ki; Bundan böyle seçilmişler yok. İşlerinizi; başta belediye yasası olmak üzere ilgili yasaları uygulayın, görev tanımınız ve plan notları dışında da hiçbir şey yapmayın!
Ne olur sizce? Bence harika olur. Her şey olması gerektiği gibi olur düşüncesindeyim.
İsmi lazım değil şahsına münhasır bir arkadaşım var. Hayranım kendisine.. Neden mi?
“Bilmediğim konuları akışa bırakıyorum ve yeteri kadar bekleyince de, sorunlar kendiliğinden çözülüyor” der gülerek..
Bodrum özelinde olan bitene bakınca, bende bu aralar o psikolojiye geldim vallahi..
Yönetenleri evine gönderip, yeteri kadar beklersek işler daha iyi olacak gibi geliyor bana da..
Bodrum için böyle olmalı, hayır öyle olmalı yok yok şöyle olmalı diyen ne kadar abi, hoca dayı, hala, kuzen, kanka varsa alayı hayal kırıklığı..
Şahsi çıkarları üzerinden var olma savaşı dahilinde; maddi-manevi tüm değerlerimizin üzerinde tepinen kim varsa, rica ediyorum. Evinize gidin ve mümkünse de uzun süre dışarı çıkmayın lütfen!
İnsanlık ve doğanın kendini kısa bir sürede toparlayacağından eminim..
Arkadaşımın ironik yaklaşımı Bodrum’un, ülkenin belki de dünyanın girdiği kaostan kurtuluş formülü olur mu dersiniz? Bu usulü bir düşünmek gerekir bence..
***
Bu düşünce paralelinde ve Bodrum özelinde konuyu biraz daha açalım isterseniz. Sonuçta bizler öncelikle; kendi hanemizden, mahallemizden ve kasabamızdan sorumluyuz.
Bodrum’un dertlerinin çözümü için muhtaç olduğu kudreti damarlarındaki asil kanda değil, manda ve himaye altında arayanlara söylüyorum.
Çözümü abilerde, hocalarda ve bakanlarda aramanın devamı; muska yazdırma, dilek ağacına çaput bağlama en nihayetinde de günlük burçlara bel bağlamaya varır sonunda..
Mecburiyet gerekçesiyle; kamu malını satıp savma, peşkeş çekme ve çekilmesi durumlarına göz yumulması gibi usullerin her gün bir yenisine şahit olmak çok yoruyor bu milleti..
Bodrum Belediyesi’nin borç nedeniyle satışa çıkardığı mülkleri ile görmediği ve görmek istemediği değerleri için sarf ediyorum bu sözleri..
Gerçi ben ne diyorsam! Satışa çıkan belediye mülkleri için hazırlanan satış şartnamelerinin içeriğini bile doğru hazırlayamayan bir belediyeden bahsediyoruz.
Anlatmak istediğimden uzaklaşmadan devam edeyim..
Arena Haber‘de günlerce gerek ben gerekse Duran Öztürk “İçmeler Yat Limanı İç Mi Ediliyor” ana başlığı altında skandal niteliğinde olan gündem konusunu yazdık, çizdik.
CHP’li Bodrum Belediyesi‘nden, Cumhur İttifakından, İyi Parti‘den, Bodrum için kamusal fayda yaratma iddiasını ortaya koyan STK‘lar dahil olmak üzere hiç kimseden çıt çıkmadı.
16 Yıl önce dönemin Bodrum Belediye Başkanı Mazlum Ağan tarafından hazırlanan ve Bayındırlık Bakanlığı tarafından Bodrum Belediyesi adına imar planlarına işlenen bugünkü tahmini değeri 200 milyon Avro olan Bodrum Yat Limanı Projesi‘ni başta Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci olmak üzere kimse görmüyor, görmek istemiyor.
Devletin ilgili bakanlık ve kurumlarının buraya yapılacak bir limanın ancak bir kamu kurumu üzerinden gelirse mümkün olabileceğini ifade ettiğini ve ilgililerinin de bu durumu dibine kadar bildiğini, biliyoruz..
Devlet bu düşüncesi paralelinde 16 Yıl önce Bodrum Belediyesi üzerinden gelen talep üzerine “Bodrum Yat Limanı Projesini” imar planlarına işleyerek onaylamış zaten. Konu gün gibi meydandayken Bodrum Belediye Başkanı neyi bekliyor. Projeyi yeniden hayata geçirmenin dışında..
Bodrum Belediyesi; yapılması en fazla bir iki yıl sürecek olan bu değerli projeye, gözünü dikmiş bir avuç adamdan oluşan bir kooperatifin çökmesini mi bekliyor?
Bodrum Belediye meclisinin, Bodrum Yat Limanı Projesi konusuna ilgisi neden sıfır? Merak ediyorum motivasyonunuz hangi sorunlar üzerinde odaklı?
Sayın başkan, abilerinizden kalan ve yaklaşık 100 Milyon Amerikan Dolarını bulan Bodrum Belediyesi’nin borcu hepimizin malumu..
Gözümüzün önünde hatta burnumuzun dibinde ve su içinde 200 Milyon Avro eden de bir proje var. Bu proje alanı Turgutreis’ten görünmüyor mu acaba?
200 Milyon Avroluk tahmini değer, limanın park alanı 400 tekneden ibaret olursa.. Proje 1000 tekneye çıkarılırsa Bodrum Belediyesi’nin envanterine yapacağı katkıyı, varın siz hesaplayın..
İnanın satmayı planladığınız gayrimenkullerin satışından çok daha önce tamamlanır bu proje.. Sonucu da ekonomik iyileşme için ihtiyaç olan antibiyotik olur Bodrum Belediyesi‘ne..
Bodrum’u aspirinle iyileştirebileceği düşüncesiyle yaptığınız icraatlarınızı acilen gözden geçirmeniz gerektiği düşüncesindeyim sayın başkan..
Bence; AK Parti ile oldukça yakınlaşan ilişkilerinizde Kültür ve Turizm Bakanı’ndan alacağınız kilise ve değirmen restore izni ile diğer takip ettiğiniz işlerinizi bir kenara bırakın, Ulaştırma ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na odaklanın.
Bodrum’un borç prangasından kurtuluşu bu tip projelerle mümkün. Kilise ve değirmenlere harcayacağınız restore parasıyla Bodrum Yat Limanı Projesi‘nin hayata geçmesinin startını verilebileceğinden de emin olun..
Konunun uzmanları; Bodrum Yat Limanı Projesi‘nin getirisiyle Bodrum’un birikmiş tüm sorunlarının çözülebileceği gibi geleceğinin de garanti altına alınabileceğinden emin..
Sizden beklentimiz; sorunların nasıl çözülemeyeceği konusundaki bakış açınızı, nasıl çözülebileceği konumuna güncellemeniz.
Bodrum Yat Limanı Projesi’nin bu hale gelmesindeki bütün kişi ve kurumların bu işteki hata ve art niyetlerinin üzerinden değerlendirme hakkımı Bodrum adına saklı tutarak yazıyorum.
Abi, abla, öğretmen ve hocalarınızın yanı sıra kendi sorunlarınızı ve beklentilerinizi bir kenara bırakıp, Bodrum sorunlarına realist bir bakışla yaklaşın lütfen!
Yoksa, evinize gidip uzun bir süre dışarı çıkmamanız Bodrum’un hayrına gibi görünüyor.